tıkanırcasına yeme:
- dytzeynepcebi
- 23 Haz
- 2 dakikada okunur
Sadece Açlık Değil, Duygular da Masada

Yemek yemek, sadece fiziksel bir ihtiyaç değil; aynı zamanda kültürel, sosyal ve duygusal bir eylemdir. Ancak bazı bireylerde bu doğal süreç, kontrolsüz ve rahatsız edici bir hale gelebilir. “Tıkanırcasına yeme” olarak tanımlanan bu durum, hem fiziksel sağlığı hem de psikolojik iyilik halini olumsuz etkileyebilir. Peki tıkanırcasına yeme nedir, neden olur ve nasıl başa çıkılır?
Tıkanırcasına Yeme Nedir?
Tıkanırcasına yeme (binge eating), kısa sürede normalden çok daha fazla miktarda yiyecek tüketme ve bu sırada yeme kontrolünün kaybolduğu hissiyle karakterize bir yeme davranış bozukluğudur. Genellikle kişi, tok olsa bile yemeye devam eder ve sonrasında suçluluk, utanç veya pişmanlık hisseder.Bu durum, Binge Eating Disorder (BED) olarak adlandırılan ve Amerikan Psikiyatri Birliği’nin DSM-5 tanı kriterlerine göre ayrı bir klinik tanı olarak sınıflandırılan bir rahatsızlıktır.
Yaygın Görülme Nedenleri
Tıkanırcasına yemenin nedenleri çok faktörlüdür. En yaygın nedenler arasında şunlar yer alır:- Duygusal yeme: Stres, kaygı, öfke, yalnızlık ya da can sıkıntısı gibi olumsuz duygularla başa çıkmak için yeme davranışı kullanılabilir.- Kısıtlayıcı diyetler: Katı ve sürdürülemez diyetler sonrasında bedende ve zihinde oluşan açlık, aşırı yeme ataklarına zemin hazırlayabilir.- Düşük özsaygı ve beden algısı problemleri- Travmatik yaşam deneyimleri- Nörobiyolojik faktörler: Dopamin sistemiyle ilişkili mekanizmaların bu davranışta rol oynadığı düşünülmektedir (Kessler et al., 2016).
Tıkanırcasına Yemeyi Nasıl Anlarsınız?
Bazı ipuçları şunlardır:- Belirli bir zaman diliminde büyük miktarda yiyecek tüketmek- Fiziksel olarak aç olunmadığı halde yemek yemek- Yeme kontrolünün kaybolduğunu hissetmek- Yalnızken gizlice yemek yemek- Yeme sonrası suçluluk veya utanç duymak
Fizyolojik ve Psikolojik Etkileri
Bu tür yeme davranışı zamanla kilo artışına, insülin direncine, sindirim problemlerine ve hatta depresyon, kaygı gibi psikiyatrik bozukluklara yol açabilir. Araştırmalar, BED olan bireylerde depresyon oranlarının oldukça yüksek olduğunu göstermektedir (Hudson et al., 2007).
Başa Çıkma Yolları
🔹 Duyguların Farkına Varın: Duygusal tetikleyicileri tanımak ilk adımdır. “Gerçekten aç mıyım, yoksa bir duygumu bastırmak için mi yiyorum?” sorusunu kendinize sorun.
🔹 Kısıtlamaktan Kaçının: Sürekli yasaklarla çevrili bir beslenme düzeni, günün sonunda kontrolsüz yemeyi beraberinde getirebilir.
🔹 Mindful Eating (Farkındalıkla Yeme): Yemek yerken yalnızca yemeye odaklanmak, yavaşlamak ve vücudun verdiği tokluk sinyallerini fark etmek oldukça etkilidir.
🔹 Bir Uzmandan Destek Alın: Davranışçı terapiler, özellikle Bilişsel Davranışçı Terapi (CBT), BED tedavisinde en etkili yöntemlerden biridir. Aynı şekilde fonksiyonel beslenme desteğiyle bağırsak-beyin eksenini iyileştirmek de olumlu sonuçlar doğurabilir.
Unutmayın: Bu Sizin Suçunuz Değil
Tıkanırcasına yeme çoğu zaman irade eksikliğiyle değil, altta yatan fizyolojik, psikolojik ve çevresel etkenlerle ilişkilidir. Kendinize karşı nazik olmak ve bu döngüden çıkmak için adım atmak, iyileşme yolculuğunuzun ilk ve en önemli basamağıdır.İyileşme mümkündür. Atacağınız küçük bir adım bile büyük bir dönüşümün başlangıcı olabilir.

Yorumlar